En Son Haberler



Atıf ÖZGEN

bilgi@insanidegerler.org
  Özgeçmişi
  Tüm Yazıları

ORTAM SANAL AMA YAŞANANLAR GERÇEK !..

1.GİRİŞ

21. Yüzyıl bilim adamlarınca ‘Bilgi Çağı, olarak ifade ediliyor. Bilim ve Teknoloji dünyasında her geçen gün yeni bir buluşa tanık oluyoruz. İnsanlığa hizmet amacıyla geliştirilen yeni ürünlerin karşıt amaçla da kullanılabilmesi insanları bir çıkmaz sokak içinde yalnız bırakabilmektedir.

Bir hizmet üretilirken, elbetteki tüm insanların yararlanması esas alınır. Ancak; yapılan araştırmalar değişik yaş gruplarındaki nsanların bu hizmetlerden farklı etkilendiğini göstermektedir.

Özellikle ‘genç kuşak , olarak nitelendirdiğimiz, 18 yaş altı kesimin bilgisayar, TV ve cep telefonu gibi günlük yaşamımıza girmiş cihazlardan etkileşimi ve bu etkileşimin aile ve okul ortamına yansıması başta devletin eğitim kurumları olmak üzere aileleri de yakından ilgilendirmektedir.

Sözünü ettiğimiz cihazların toplumsal yaşama tamamıyla girdiği ve kullanıcı sayısının giderek arttığı bir ortamda yaşıyoruz. Bu cihazlar özellikle gençler için bir cazibe alanı oluşturmuş durumda.

Ailelerin ekonomik durumu, gençlerin istekleri ve eğitimden beklentiler arasında tam bir uyum varsa, bilgi teknolojileri sisteminden amacına uygun olarak yararlanmak mümkün olabilir. Ne var ki; insani değerlerimizin gelişimi açısından bilginin kaynağına ulaşan teknolojik araçların kullanımında insanları kaygıya düşüren endişeler yaşanmaktadır.

Bu yazımızda; sanal alem olarak da ifade edilen, bilgi iletişimini sağlayan cihazların kullanımında güdülen ve amaca ters düşen sonuçlarını insani değerlerimiz yönünden ele almaya çalışacağız.

2. SANAL ORTAM VE BİLİŞİM SUÇLARI

Bir birey olarak yaşadığımız bilgi çağında, bilgilerin depolanması ve bilgi kaynaklarına ulaşımda yeni teknolojik ürünler geliştirilmiş durumda. Bunların başında bilgisayar kullanımı geliyor.

Bilgisayarlar artık günümüzde ansiklopedilerin ve ders kitaplarının yerini almış durumda. Geçmişte uzun araştırmalar sonucu ulaşabildiğimiz bilgilere bilgisayar ortamında arama operatörlerini kullanarak birkaç saniyede ulaşabiliyoruz.

Özellikle; bilgisayarın yol açtığı sanal ortam, gençlerimize aradıkların ulaşma yolunda yeni seçenekler sunuyor. Bu seçeneklerin başında bilgi ediniminin yanı sıra oyun, müzik ve cinsel içerikli sitelere de ulaşma olanağının sağlanmasıdır.

Gençlerin ilgi alanlarını bilen bilişim suçluları bu konuda örgütlenmiş durumda. Bazı oyun sitelerinde çocukların köle gibi çalıştırılarak, oyun oynatılması ve kazanılan puanların da internet ortamında alınıp satılması bu bilişim suçluların konuya nasıl yaklaşım gösterdiklerinin bir işareti durumunda.

Emniyet Genel Müdürlüğü, bilgisayar korsanlarının bireysel, fırsatçı ve amatör olmaktan çıkarak profesyonel organize suç örgütleri haline dönüştüğünü açıkladı.

Gençlerimizin güvenli internet ortamından uzak, teknolojik olanakların kötü amaçlı kullanımı sanal ortamda kumar, iddia, talih ve bahis gibi kavramları meşrulaştırıp gençliğin tamamını etki alanına alma amacını güdenlerin işine yarıyor.

Mobil tehditlerin erişim alanının 2011 yılında yüksek seyretmesi durumun vahametini ortaya koyuyor. Sosyal mühendislik ve hack taktiklerini kullanan saldırganlar, karmaşık ve çok yönlü yöntemler kullanarak veri sızıntılardan hareketle, insanların kişisel bilgilerine, e-posta adreslerine ulaşabiliyorlar.

İnternet aracılığı ile nitelikli dolandırıcılık yapılması, insanların sanal ortamda kumar ve benzeri oyunlara teşvik edilmesi, bilhassa yasa dışı sanal eczane ortamında gençlere uyuşturucu ve benzeri etkin maddelerin satılması bu işte küresel çapta faaliyet gösteren şebekelerin gençleri hedeflediğini göstermektedir.

3. SİBER   SALDIRILAR

Organize olmuş bilgisayar korsanlarının yanında internet yoluyla yeni bir savaş alanı ortaya çıktı. Siber savaş olarak ifade edilen siber saldırılarla artık yeni bir çağın başladığı savı üzerinde duruluyor.

Siber savaşların en can alıcı hale geldiği yer, herhangi bir ülkede işlerin yürümesini sağlayan mekanizmalara müdahale etmek için bilgisayar sistemlerinin ele geçirilmek istenilmesi.

George W. Bush yönetiminin son yıllarına dayanan ‘Olimpiyat Oyunları , adındaki gizli bir programla ABD, bugüne kadarki en gelişmiş siber silahlarla çeşitli saldırılar gerçekleştirdi. İran’ın nükleer santrifüjlerini idare eden bilgisayarlar bu yöntemle ele geçirilip, aşırı hızlı dönerek kendi kendilerini yok etmeleri sağlandı.

Uluslar arası faaliyet gösteren hacker grubu, değişik yazılımlar kullanarak bilgi sızdırmak amacıyla kamu kurumlarının web sitelerine saldırılarda bulunabiliyor. ABD de Beyaz Saray, Senato üyelerini Kongredeki gizli bir simülasyona davet ederek, azimli bir hacker veya düşman devletin New York şehrinin ışıklarını söndürmeye karar verirse nelerin olabileceği şöyle açıklanıyor:

Simülasyonda bir elektrik şirketinin çalışanı, bir arkadaşından geldiğini sandığı bir e-postayı tıklıyor ve bunu izleyen bir facialar dizisiyle siber işgalci, New York’un elektrik şebekesini kontrol eden bilgisayar sistemine giriyor. Şehir karanlığa gömülüyor, ama kimse sorunun ne olduğunu bulamıyor.

4. İNTERNET BAĞIMLILIĞI VE GENÇLERİN KORUNMASI

Bilgisayarda sanal ortam, bilgiye ulaşmada, güvenli bilgi depolanmasında, iletişimde, zaman tasarrufunda önemli yenilikler getirdi. Ancak; amacınıza uygun kullanmadığımız durumlarda istenmeyen sonuçlarla karşılaşmak mümkün.

Gençlerin özellikle güvenli internet kullanımından uzak yaklaşımı, sanal ortamda internet bağımlılığını ortaya çıkarıyor. Bu durumda bireyde bağımlılığın yanında zaman kaybına ve ailede sorunların yaşanmasına neden olabiliyor.

Dijital cihazlara olan erişim arttıkça, fakir ailelerin çocukları, televizyon programları ve videolar izlemek, oyun oynamak ve sosyal ağ sitelerine bağlanmak için TV ve diğer elektronik cihazlarla varlıklı ailelerin çocuklarına kıyasla daha fazla vakit geçirmeye başladı.

Gençlerin internete erişimi konusunda yapılan araştırmalar konunun olumsuz sonuçlar yanında olumlu sonuçlarda verebildiğini ortaya koymaktadır.

Soruna olumsuz yaklaşanlar, gençlerin sabırlı olamadıklarını, beklemeye tahammül gösteremediklerini, insani değerlerin zayıflayarak, yaşamlarında eleştirel düşünmeyi öğrenemediklerini ifade ediyorlar.

Olumlu düşünenlere göre sosyal ağlarda gençler birlikte çalışmayı öğreniyorlar. Ortak sorun çözme tekniklerini geliştiriyorlar. Bu grup, internetin insanlığa zaman kazandıracağını ve yaratıcılığa zemin hazırlayacağını savunuyor.

Sosyal medyada değişik yöntemlerle insanlar arasında iletişim kurmanın olumlu olduğu kadar olumsuz sonuçlarını da dikkatle değerlendirmek gerekiyor.

Ebeveynlerin üzücü olaylar ve ayrılıklar nedeniyle ailedeki ayrışmayı internetten takip edebilmesi konunun dramatik yanını oluştururken, yine internet yoluyla uzun süredir bir yakınından haber alınabilmesi ve çevrede olup bitenlerin zamanında takip edilebilmesi, sağlıklı ve mutluluğa yol açan iletişim kurulması da konunun olumlu yanını yansıtmaktadır.

5.SONUÇ

İnsanlar sadece bilgisayar ortamında değil, gelişmiş diğer teknolojik cihazları kullanımı konusunda da duyarlı ve dikkatli davranması gerekiyor. Bir amaca yönelik olarak aranılan bilgiyi kullanmak, değerlendirmek ve bireysel gelişime katkıda bulunmak yararlı sonuçlar verebilir.

Ancak; toplumsal yaşantımızda görülen ve medyaya yansıyan haberlerde sanal ortamda vakit geçirme uğruna yapılan bazı eylemler acı sonuçlar vermektedir.

Örnek vermek gerekirse; internette okey oynayan eşini öldürüp intihar eden, sosyal paylaşım sitesinde hesap açan karısının canına kıyan, özellikle merdiven altı internet kafelerde çocuklarımızın zamanını çalarak bu tür kafeleri amaç dışı kullananlara karşı emniyetin yerinde yaptığı denetimler görsel ve yazılı basında artık sık, sık duyulan haberler arasına girmiştir.

Toplumsal yapımızda yeterince okuma, bilgi edinme ve okuduklarından yararlanma gibi bir kültürün henüz yeterince gelişmediğini gözlemlemekteyiz. Bu duruma ilave olarak insani değerlerimizin toplumsal yaşamımızın her alanında yeterince yaşanmaması sanal ortamda karşılaşılan sorunları katmerleştirmektedir.

Türkiye’de işlenen her üç ekonomik suçtan birinin sanal ortamda gerçekleşmesi hükümeti harekete geçirmiş bulunuyor. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, sanal ortamda işlenen tüm suçları tanımlayacak ve verilecek cezaları düzenleyecek kapsamlı bir yasa tasarısı hazırlandığını açıkladı. ABD Temsilciler Meclisi ise nisan 2012 de ülke için kritik öneme sahip alt yapıyı ve şirketleri, siber saldırılara karşı korumayı amaçlayan Siber Güvenlik Yasasını onaylamış bulunuyor.

Yasalarda elbette insanlar içindir. Güzel ve anlamlı olan yasal cezayı müeyyidelerle insanları korkutmak olmamalı ; daha ziyade insanlarımızı tehlikelere karşı uyaran, eğitimle bilinçlendiren, manevi dünyasını sevgiyle besleyen, insani değerlere önem veren bir anlayışı yerleştirmek olmalıdır. Tabi ki ülkemizin terörist siber saldırılara karşı koruyacak olan bir yasayı zorunlu olarak değerlendirmek gerektiğini de ayrıca belirtmekte yarar vardır.

 

Atıf ÖZGEN
İDD Kurucu Üyesi, Eğitim ve Araştırma Kurulu Başkanı, 04.07.2012
 
 

 Okunma Sayısı : 2268

DİĞER YAZILARI

Yorumlar

Yorum Yap

Adınız Soyadınız

Girilecek rakam : 859417

Lütfen yukarıdaki rakamları yazınız.